aklımda sen

şimdi dese birileri... yada bilme sen...

aklımda sıkışan bir iki soru, boğazıma kadar batmış, boğulmuşluk hissi kısmen hepsi, 3'ü, 5'i bir arada sendromu yaşıyorum... hani nasılsın diyenlere standart demek bile makul geliyor şu aralar...

canımın ta içinde oramda işte senin ellerin var kalbimin hemen üstünde...

beni dizginleyen aklımı sıvışkanlaşmaktan alıkoyan, benliğime adamlığı koyan, saçmalıklarıma göğüs gerdiren, adımlarımı sıklaştırıp huzursuzluktan kurtulmamı sağlayan senin bana bilinmez dokunuşların...

şimdi yarım limonu, birkaç yaprak taze nane ile bir iki bardak suyla içmek gibi senin hayalinle dalmak uykuya, nasıl anlatsam öyle derin öyle temiz bir o kadarda net bir tad işte...

rüyalarımdasın bu aralar sürekli beni bir yerlere götürüyor olağanca anlamsızlık peşinde amaçsızca dolaştırıyorsun ama sonunda sen olduğunu bilerek uyanıyorumya o bile yetiyor...

en son garip sözlerin beni buz gibi bir köşeye itti farketmişsindir, ama sonuna eklediklerin dahada bir garip hale soktu ne olduğu belli olmayan bir cümle idi... birkaç gün önce yakarışlarda bulunan ellerin sanki bedeninden ayrı hareket etmişte şimdi aklın başındayken bütün istediklerini söylüyordun virgülsüz derin soluklu cümleler ardına kelime oyunları sıralanmamış direk anlatımların sardı kulaklarımı...

net bir cevap istersen düşüncelerim hakkında aşırı derecede çaresizlik olur tek hissim...

açıkçası korktum ama ne gelir ellerimden ne kış ne bahar var ekinlerimin üzerinde neyi hasat edeceğimi bile bilmiyorum bu çoraklıkta dalım yeşerirmi, solarmı, kururmu yoksa ilelebet... bunun gibi bir kaç soruya daha küçük soru işaretleri iliştiriyorum, hadi bakalım kolay gelsin pek acayip zor haller bunlar...

aklımda sen fikrimde sen, bekle beni şehrinde biraz daha bekle...


son zamanlarımın favori tınısı ile süslendirmek pek bir anlamlı olacak galiba...



Hiç yorum yok: