esenler - 1

yalnızlığın kokusunda nefes alamadığıydı gerçek olan, etrafı o kadar keskince soluklaştıran bir pusuydu düşlerinin ona oynadığı bu kumar... zarlardan haberi bile olmadığı elleri vardı dokunamadığı kağıtların ardında dönen oyunları bile seçememişti, toydu..! alışacaktı ama nereye kadar dayanacağı konusunda bir adım bile atacak hali kalmadığı yılmış sesinden belliydi, boş odada çatlayan duvarlara eşlik eder gibiydi tınısı... ışığa günlerdir bakmıyor tutunmak istediği şeyleri bir bir buduyordu hasat zamanı o nadasa bırakmıştı toprağını üstündekileri ezip geçen bir buluta bağladığı gözyaşları vardı bitmezcesine akan...

asi sularda kalmış bir japon balığı kadar yalnız olabilirdi tek tarifle... karanlık derinliklerin içindeyken turuncu ışıklar saçıyordu ama boşlukta parlayıp sönmek gibiydi bütün çırpınışları tam birileri görecekken taşlar kayıyordu altında ve düşlerinin alabora olduğu denizinde tekrar boğuluyordu... zaten bir tek özlediği kıyıda sahiplerinin kalmış hiç kırılmayan düşlerin şişeleriydi, uzak yollara uğurlanmış yorgun dilekler...